Haemophilus

Haemophilus

Klinik Belirtiler ve Patogenez

İnsanları etkileyen genel olarak H. influenzae, H. aegyptius, H. ducreyi, H. pittmaniae, H. parainfluenzae, H. haemolyticus, H. parahaemolyticus ve H. paraphrohaemolyticus dur. , 

*Oksidaz pozitif, fakültatif anaerobik, küçük, hareketsiz, spor oluşturmayan, aside dirençli olmayan, Gram negatif,  pleomorfik *kokobasil veya kısa basillerdir.

Bazı H. influenzae ve H. aegyptius türlerinde fimbria gözlenmiştir . 

Haemophilus’lar üremek için X ve/veya V faktörlerine gereksinim duyar. *H. influenzae, H. aegyptius ve H. haemolyticus hem X hem de V faktörlerine ihtiyaç duyarken, *H. ducrei sadece X faktöre, *H. parainfluensa ve H. parahaemolyticus Y faktöre ihtiyaç duyarlar. Her iki faktör de eritrositlerde bulunur.  Yunancada “hemophilus” “kan seven” anlamına gelir.

* X faktörü, hemoglobindeki hemin biyosentetik yolundaki bir metabolik ara madde olan protoporfirin IX’dur. *V faktörü, NAD veya NADP olarak kompleks haline getirilmiş nikotinamidden oluşur.

Haemophilus’larda optimal üreme çikolata agarda, %5 -7 CO2 varlığında 35 – 37 C’de gerçekleşir. 

Genellikle düz veya dışbükey şekilli devetüyü (bej) rengi koloniler oluşturur. H. heamolyticus ve H. paraheamolyticus koyun kanlı agarda beta hemoliz üretir.

Özellikle glikoz fermantasyonu yaparlar.

H. influenzae suşları kapsüller polisakkaritlerine göre tiplendirilirler. Altı farklı (a-f) kapsüler polisakaritleri vardır. Bazıları kapsüllü değildir. Kapsüllü olmayanlar tiplendirilemez. H. influenzae’nin başlıca virülans faktörü, altı serotipi (a’dan f’ye) bulunan polisakkarit kapsülüdür.

EPİDEMİYOLOJİ ve bulaş

Haemophilus influenza solunum florasında bulunur. ancak kapsüllü H. influenza çok nadirdir. Kapsülsüz H. parainfluenzae ve diğer H. parainfluenza suşları sağlıklı bireylerin >%90’ında farenks ve nazofarenksinden izole edilir. Hemophylusların yayılımı solunum (damlacık) yoluyla, üst solunum yolundaki kolonizasyonundan komşu bölgelere yayılma yoluyla olabilir.

Son zamanlarda 65 yaş üstü hastalarda invaziv H. influenzae enfeksiyonlarının insidansında artış gözlenmektedir.

Viral enfeksiyonlar haemophilus taşıyıcılarında virüsün oluşturduğu hasarlı mukozayı bakterinin istila etmesi ve  kan dolaşımına girmesi için uygun ortam oluştururlar.

Bakteri meninksler, deri altı doku, eklemler, plevra, perikardi ve akciğerlere yayılır.  Konak savunması, kompleman aktivasyonu ve fagositik hücreler ve Hib’in kapsülüne karşı antikorların üretimini içerir. Yenidoğanlarda, kolostrum yoluyla edinilen maternal antikorlar enfeksiyon riskini düşürür.  2 aylıktan itibaren  antikorlar azalır enfeksiyon riski artmaya başlar. 5 yaşına kadar, çoğu çocuk doğal olarak antikorlar edinir. Antikorlar, muhtemelen yaşla birlikte gelişir. Bu nedenle, 15 yaşından büyük çoğu insanda antikor vardır. 

H. influensa: Menenjit, epiglottit, orbital selülit ve bakteriyemi gibi invaziv enfeksiyonlara genellikle kapsüler tip b suşlarının  biyotip I ve II’si neden olur. Yaşamı tehdit eden Haemophilus enfeksiyonları, HIB aşısı nedeni ile gelişmiş ülkelerde nadirdir. Biyotip IV suşları, HİB aşısı öncesi, yenidoğanlarda sistemik enfeksiyonlara ve doğum sonrası kadınlarda genital sistemin agresif enfeksiyonlarının sık görülen nedenlerindendi. 

Günümüzde tiplendirilemeyen (kapsülüz) tür, H. influenzae’nın yaptığı akut konjonktivit, otitis media, maksiller sinüzit, kronik bronşitin akut bakteriyel alevlenmesi ve pnömoninin önemli bir nedenidir. Sistemik enfeksiyon riski yaşlılar, immün yetmezlikli hastalarda mevcuttur. 

H. ducreyi

Cinsel yolla bulaşan şankroidin etkenidir. Temastan sonra bir hafta içinde meydana gelen inguinal lenfadenopati, genellikle tek bir ağrılı genital ülser gelişimi ile karakterize dir. Çoğunlukla gelişmekte olan ülkelerde görülür. Düşük sosyoekonomik durum, kötü hijyen, fuhuş ve uyuşturucu kullanımı ile ilişkilidir.

Ticari seks işçilerinin H. ducreyi için rezervuar oluşturduğu düşünülmektedir. Bu enfeksiyonunun insidansı etiyolojik tanı ve bildirim yetersizlikleri nedeni ile tam olarak bilinmemektedir.

Diğer Haemophilus spp.

H. parainfluenzae, ağız boşluğunda ve farinksteki haemophilusların %75’ini oluşturur. Akut otitis media, sinüzit ve kronik bronşitin akut bakteriyel alevlenmesi vakalarından sorumlu olduğu düşünülmektedir. Nadiren, subakut bakteriyel endokarditin bir nedeni olarak da tanımlanmıştır. 

H. aegyptius, Koch-Weeks basili olarak da adlandırılır.  Akut pürülan konjonktivitin önemli bir nedenidir. Daha çok küçük çocuklarda, kreşler ve ilkokullarda görülür. Genellikle her iki gözü de içerir ve oldukça bulaşıcıdır.

H. influenzae biyogrup III’: Brezilya purpurik ateşi, hızlı başlangıçlı yüksek ateş, hipotansiyon, yaygın kutanöz kanama ve ani vasküler bozulma ile karakterizedir. 

Laboratuvar Tanısı

Kuruluğa ve soğuğa duyarlıdır. Bu nedenle hasta başı ekim tercih edilmelidir. 

Haemophilus spp’nin uzun süreli saklanması gerektiğinde ya liyofilizasyonu yada >%10 gliserollü triptik soya broth’lar içinde -60-80°C’de dondurulması gerekir. 

Haemophilus’lar üremek için kültür ortamında genellikle X ve/veya V faktörüne ihtiyaç duyar. X faktör agar içinde ısıyla parçalanmış kan hücrelerinin varlığı ile sağlanır. Bunun için çikolatalı agar besi yeri kullanılırki bu besi yerine katılan kanın ısıtılarak eritrositlerin parçalanması sonucu rengi kahverengine döner bu nedenle çikolata agar denir.  NAD, maya özütünün ve diğer uygun takviyelerin eklenmesiyle hazırlanır.  

%5-7 CO2 ortamında 35-37 oC da 24-48 saatte ürer. Pigmentsiz yada hafif sarımsı, yuvarlak, kapsülsüz suşlar  küçük gri, konveks, translücent  görünümlüdür. Kapsüllü suşlar mukoid görünümlüdür. R ve S koloniler yapar. levinthal agarda S koloniler daha şeffaftır ve oblik ışık altında renkli bir parlama oluştururlar. 

%5 Koyun kanlı ağarda  S. aureus un oluşturduğu hemoliz alanından H. influenza minik koloniler şeklinde ürer. Bu duruma *“süt anne fenomeni” dir. 

Kültür için X, V ve XV faktörlerini içeren diskler de kullanılabilir. 

X faktör bağımlılığını test etmek için alternatif bir yöntem, Kilian tarafından tarif edilen ve Haemophilus’un özelliğini belirleyen *porfirin testidir. Porfirin testi pozitif olduğunda, organizma X faktöründen bağımsızdır; test negatif olduğunda, organizma büyüme için X faktörüne ihtiyaç duyar. 

Haemophilus spp., ticari biyokimyasal sistemler ve MALDI-TOF ile tanımlanabilir.

Biyokimyasal reaksiyonları test ederek tanımlamayı kolaylaştıran ticari tanımlama kitleri mevcuttur. MALDI-TOFMS sistemi HACEK group mikroroganizmalar (Haemophilus spp., Aggregatibacter spp., Cardiobacterium spp., Eikenella corrodens, and Kingella spp.) için mükemmel sonuçlar verir. Moleküler yöntemlerde (6S rRNA gen sequensleri vb) kullanılabilir. Ayrıca kapsüller antijenine göre biyotiplendirme yapılabilir. 

Beta laktamaz testi ve antibiyogram yapılmalıdır. 

Content Protection by DMCA.com

Bir cevap yazın