Dracunculus medinensis (Gine solucanı)
Bazı insanlar, İncil zamanlarının ateşli yılanının aslında Dracunculus medinensis olduğunu düşünüyor.
Enfekte bir Copepodun (küçük su canlısı) yutulmasından sonra, gastro intestinal sistemden açığa çıkan larva derin bağ dokularına penetre olur. Dişi Dracunculus medinensis cilde göç eder, ayak veya ayak bileği civarından dermiste, bir papül oluşur.
Zamanla kabarcık ülserleşir. Tatlı su ile temas ettiğinde, solucanın uterusu dışarı çıkar, açılır ve binlerce larva suya dökülür.
Larvalar daha sonra uygun bir Cyclops türü tarafından yutulur. Larvaların insanlar için enfektif hale gelmesi yaklaşık 8 gün sürer.
Klinik Hastalık
Blister oluşumundan birkaç saat önce, ürtiker, yoğun kaşıntı, bulantı, kusma, ishal veya astım atakları görülebilir. Lezyon 2-7 cm çapında kırmızımsı bir papül olarak gelişir. Lezyon yırtıldığında, larvalar ve solucan metabolitlerini boşaltıldığından semptomlar azalır.
Solucanlar çıkarılırsa, iyileşme genellikle sorunsuz gerçekleşir. Solucan, çıkarma sırasında hasar görür veya kırılırsa, solucanın göç yolu boyunca selülit ve yoğun bir enflamatuar reaksiyon oluşabilir. Sekonder enfeksiyon meydana gelirse, lezyonun yerine bağlı olarak artrit, sinovit ve diğer ciddi sekeller olabilir.
Teşhis
Yetişkin solucanın ortaya çıkmasıyla birlikte kutanöz lezyon oluştuğunda doğrulanır. Enfekte lezyonlar karbonkül, derin selülit, fokal miyozit, periostitisden ayırt edilmelidir. Deri altı dokularda kalsifiye solucanlar da bulunabilir.
Tedavi
Yüzyıllar boyunca, solucanlar bir çubuğun etrafına yavaşça sarılarak uzaklaştırılmıştır. Bu yaklaşım, solucan yanlışlıkla kırılmadığı ve ikincil enfeksiyon meydana gelmediği sürece işe yarar.
tedavide metronidazol ve mebendazol kullanılır.
